Bugün annemin doğum günü. O yüzden de Meltem i de uyandırıp, sabah erkenden anneme |
kahvaltıya gittik. |
Akşamüzeri Meltem i garaja bıraktık.Y ine ağladık. Bu hiç bitmeyecek galiba. Her gidişinde ağlıyoruz. |
Sonra da Gölet e gittik, Duru biraz koştursun diye. Serap ablalar da geldiler. |
Duru, Mert ve Demet le epey bir koşturdu. Tabii babasını ve beni oturtmadı ama eğlendi epeyce. |
Mısırcı görünce 'misır ,misır' diye sayıkladı yine. Mısır aldık ona kemirdi bir güzel. :) |
31 Temmuz 2011 Pazar
Meltem dönüyor
30 Temmuz 2011 Cumartesi
İlk tatil kabusu
Çok şükür bugün döndük. Allah ım ne tatildi!!! Her günü ayrı bir vukuat her günü ayrı bir | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
yorgunluk ve mutsuzluk. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Pazar günü Sinan bizi bıraktı ,akşam yemeğini bizimle yedikten sonra eve geri döndü. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ama Duru daha ilk günden çıldırmaya başlamıştı. İlk gün öğleden sonra çılgınca ağladı. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ama ne ağlamak. Hayatımızda ilk kez çarşafla salladık Duru yu uyutmak için. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ben bu kadar ağlamaya dayanamayıp, sinirden ağlamaya başladım .Dikkat ! Daha ilk gün!! | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Sinan Meltem le beni denize gönderdi. 'Biz uyuturuz, siz gidin.' dedi. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İlk gün olduğu için ,uyumsuzluk yaşamıştır, normale döner dedik ama ne mümkün. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Sürekli dışarda koşmak istedi. Güneş tepedeymiş, öğlen vakti dışarda olunmazmış. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Yok hiç anlamadı bunları. Sadece kendi çapında çimlerde gezse neyse . | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İnsanların kapısındaki ağaca astıkları salıncağa binmek istedi, | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
başka çocukların toplarını almak istedi. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Şimdi tatil bittikten sonra bunları yazınca ''amaaan ne var bunda ,gayet normal çocuk davranışları' diyor insan. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ama kesinlikle öyle değil. Öyle kötü ,öyle gergin günler geçirdik ki anlatamam. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bir kere Duru hiç ama hiç kucağımdan inmediği için ben çok sinirliydim. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Annem ve 6 aydır görmediğim kardeşimle oturup, şöyle keyifle bir çay içemedim. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bırak keyifle çay içmeyi, yemeği bile neredeyse aynı anda yiyemedik. Sanki ben işteyken | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
anneannesiyle kalmıyormuş gibi, ona bir kez bile gönüllü gitmedi. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Duru nun öğle uykularında ya denize gittim, ya ben de uyudum yorgunluktan ya da | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
şöyle balkonda keyifle bir çay içelim deyip, çay içtim. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Meltem de tatilini büyük ölçüde yalnız başına deniz kıyısında geçirmiş oldu. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bu arada ben sinirli ,Duru sinirli, ağlamaklı ,tabii diğerlerinin de sinirini bozduk iyice. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bir gün annemle kavga ettim, bir gün Meltem le küstük. Birbirimize girdik yani. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İki karış boyuyla, bizi birbirimize düşürdü bu küçük bıdık. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Denize öyle geçen seneki gibi çok keyifli girmedi Duru Hanım. İlk gün yine biraz daha | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
istekliydi. Daha sonraki günlerde dalgalardan korkmuş olmalı, ya hiç girmedi denize. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Kucağımda bacaklarını belime dolamış bir şekilde durup, denize taş atmayı tercih etti. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ya da bir şekilde simiti ile denize sokmayı başarsak bile robot gibi kıpırdaman oturdu, | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
denizin içinde. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Genellikle o küçücük odada Pepe seyrettik. Bir tek onu seyrederken çok sakindi. Amaaaa | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
o bitince feryadı bir gör. ''Pepe bittiii.'',''aç,aç,aç'' | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tatilin en hayırlı sonucu Duru nun artık
iyiden iyiye konuşmasıydı. Sinan bizi almaya geldiğinde farkı çok net fark etti. |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Artık bıcır bıcır konuşuyor. Ben ne dediğini büyük ölçüde anlıyorum . | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
-aaba gelio (araba geliyor) | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
-giy giy (ayakkabıları ayağında olmadığı için dışarı çıkmasına izin vermeyince) | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
-aakka (ayakkabı) (Bunu evde de söylüyordu ama tatilde çooook yoğun kullandı.) :) | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Duru yu susturabilmenin bir yolu da O na çiğdem yedirmekti. Öyle ki ağlamasın diye | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
kendim bir tane yemeden saatlerce çiğdem kırdım onun için. Yeter ki sussun!!! | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Kaldığımız yerin arka cephesinde başka bir alan vardı. İnsanların kendilerine ait barakalar | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
yaptığı bir alan. Onların birinin önündeki bir direkte salyangoz vardı. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Meltem le gezdikleri bir anda onu fark etmiş, Meltem de 'salyangoz' demiş. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Odaya gelip kitabından salyangoz resmini gösterdi Meltem e. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Halkalarını çıkarırken tek tek saydı ,bütün tatil boyunca. Evde de sayıyordu ama burada | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
çok daha net ve kendi isteği ile,-bii ,-kiki ,-üç ,-dööööt,-beş ,-dedi, -şekis ,-dokuş , -oooooon | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
diye saydı. Altıyı başlarda genellikle unuttu ama son günlerde onu da eklemeyi başardı. |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bol bol Pepe şarkıları
söyledik. Meltem in beynine kazındı şarkılar. Durmadan tekrar etmeye başladı bu şarkıları. |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İşte bunlardan bazıları ; | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
-İki ekmek aldım, eve gidiyorum. Biri büyük ,biri küçük iki ekmek aldııım. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
-Pepe nin sarıları çoğalıyor. Pepe nin sarıları çoğalıyor. Bir tane sarı muz, bir tane sarı ağaç ..vs… | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
-Pepe annesine ne renk çiçek verecek. Pepe annesine ne renk çiçek verecek…. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
-Önemli olan, oyun oynamak, üzülmeyi bırak eğlenmene bak…. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Eve dönünce küçük kızım normale döndü. Kucağımdan indi, evin içinde dolanmaya başladı. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Sinan bilgisayara Pepe cd leri yüklemiş. Onları açtık. Meltem ve Sinan alışverişe gitti. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Duru salonda tek başına Pepe seyretti. Ve beeen mutfakta buzdolabını bile sildim bu arada. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Çamaşır makinasına bütün tatil kıyafetlerini attım, astım, bir daha attım ,bir daha bir daha. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Duru arada beni yoklamaya gelse de deliler gibi Pepe seyrediyordu. | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Pepe sen nelere kadirsin, seni
yapandan yönetenden Allah razı olsun diye diye yaptım işlerimi. |
24 Temmuz 2011 Pazar
Duru ile ilk tatil başlayacak
Dün teyzemiz geldiiiiiii.:) Birlikte çıkacağımız tatil için Karabük ten İzmir e geldi. |
Sabah kalktık ve saat 8.30 gibi Üçyol dan teyzemizi karşılayıp, anneanneye kahvaltıya gittik. |
Kızım yumurta yemeyi çok özlemiş olmalı. Anneannesinin yaptığı sucuklu yumurtanın |
yumurtalarını hapur hupur götürdü maaşallah. |
Bugün sabah da erkenden kalktık her zamanki gibi. Eşyalarımızı şöyle bir son kez toparladık. |
Teyze ve anneanneyi de alıp, Seferihisar a doğru yola koyulduk. |
Gideceğimiz yere vardık, eşyalarımızı apartımıza yerleştirdik vee Duru o güneşin altında |
bahçede çılgınca koşmaya
başladı. Yorucu bir tatil olacağa benziyor :) |
19 Temmuz 2011 Salı
Birlikte oynamak çok güzel
Bu akşam babaannemiz geldi bize. Çünkü yarın öğleden sonra Amasya ya gidecek. |
Ve bir ay olmayacak, gitmeden önce Duru yu görüp, öpüp koklamak istedi. |
Sinan iş çıkışında önce annesini aldı sonra Duru yu almaya annesiyle birlikte gitti . |
Yani Duru Hanım eve
babaannesiyle birlikte girdi. Veee kapıyı açtığımda benim kucağıma gelmeyi reddetti. |
Bütün akşam babaannesine sardı. |
Hiç oturtmadı desem yeridir. Yani her akşam bana yaptıklarını babaannesine yaptı. |
Bir ara klasik elimizden tutup, bizi bir yerlere götürme faslına başladı. |
Ama babaannenin elini tuttu, babanın elini tuttu, benim elimi tutamadı.:) |
Üç kişinin elini aynı anda tutmayı başaramadı tabii. |
Babasınınkini bırakıp, benimkini tuttu be kez babası hemen oturdu. Bu kez yine |
babasını yakaladı. Çok yoruldu çoook. |
Oldukça yorucu bir şekilde bizi toparladı ama biz odadan çıkmayı reddedip, |
çaktırmadan kutu kutu pense oynamaya başladık. |
Bu oyunu oynarken çok eğleniyor. Herhalde bizimle aynı olaya müdahil olmak |
onda değişik duygular uyandırıyor. |
İki gecedir hava çok sıcak olduğu için sere serpe uyuyalım diye salonda yerde |
yatıyoruz kızımla. Bir bakıyorum debelenip debelenip, gelmiş benim yastığımın |
köşesine koymuş kafasını. O kadar güzel ki onunla böyle uyumak. |
Hasta değilse, keyfi yerindeyse
geceler çok güzel. Arada uyandığımda o masun suratını,kollarını bacaklarını öpmek ,öpmek,öpmek…. |
18 Temmuz 2011 Pazartesi
Kutu kutu pense
Dün gece pişikleri dolayısıyla çok kötü bir gece geçirip, çok ağlayınca artık bir |
dermatoloğa götürmeye karar verdik. |
Annemden rica ettim, Zeybek Tıp Polikliniğine götürmesini istedim. |
Doktor o kızarıklıkların mantar olmadığını ,içtiği bir ilacın idrarında kalıntı bıraktığını |
bu nedenle de kızardığını söylemiş. |
Son günlerde ilk kez yediği bir şey de olabilir demiş. |
Düşündüm, düşündüm son günlerde en çok yediği şey karpuz ve domates. |
Karpuz böyle bir şey yapmaz ama domates suçlu olabilir. |
Bu yüzden bir süre çiğ domates yemeyeceğiz :( |
Bu arada kızım bir şekilde 'kutu kutu pense' oynamayı öğrendi. |
Halası büyük çocuklara oynatırken o da müdahil olmuştu bir gün. |
O gün bu gündür, ara ara ben de oynatıyordum. |
Şimdi elimizi tutup, bizi odasına veya yatak odasına götürmeye kalktığında |
hemen kutu kutu pense pozisyonu alıyoruz. |
Biz söylemeye başlayınca O da 'kutu kutu pense' diyor artık. |
İnanamıyorum yaaa. Benim küçük kurabiyem, artık böyle uzun uzun sözcükleri söyleyebiliyor. |
17 Temmuz 2011 Pazar
Bir sıkıcı pazar
Bugün havanın çok sıcak olması ve Duru nun geceleri çok mutsuz geçirmesi dolayısıyla, |
evde uyukladık bütün gün. Ben bir ara yemek yaptım sadece. |
Duru kahvaltı yapmadı, zaten artık doğru dürüst hiçbir şey yemiyor. |
Kahvaltı yerine de koca bir domates yedi .Domatesten midir bilmem ama, akşam |
daha doğrusu gece pişikleri bir kızardı, bir kabardı. Küçük kuzu deliler gibi ağladı. |
Neyse akşama doğru bir anda salonda koltukların yerini değiştirmeye karar verdik. |
Klima koltuklara doğru üflüyor ve bu yüzden Duru hasta olacak diye korktuk. |
Hadi mi hadi deyip kalkıştık. Ortalık karman çorman oldu. |
Halılar kalktı, koltuklar, masalar çekildi. Ortamın karışıklığından en çok Duru hoşlandı. |
Uzun zamandır ortada durmayan, orta sehpayı görünce hemen üstüne tırmandı.:) |
16 Temmuz 2011 Cumartesi
Kaçamak
Bugün Cumartesi olmasına rağmen Duru yu anneme bırakıp, Özlem le buluştum. |
Biraz davetiye ıvır zıvır baktık. Eve dönerken kendime düğünde giyeceğim elbiseyi |
aldım, Duru ya da uzun zamandır almak istediğim plastik yazlık ayakkabılardan buldum. |
Eve geldiğimde Sinan ve Duru evdelerdi. Koşarak kapıya geldi Duru güle güle. |
Ayakkabıları verince yere oturdu ve ayakkabıları giymeye çalışarak 'giy giy' dedi. |
Ayakkabıya 'aakkabı' diyor. |
Akşamları odasındaki sandığa çıkıp, lay lay yapmak üzere bizi zorla odasına götürdüğünde de |
elbise dolabını açıp, bebeklik ayakkabılarını çıkarıyor. Eline alıp, sandığa çıkıyor. |
'Aakkabı,aakkabı' diyerek onları sandığın üstüne koyuyor ve 'dusun dusun' diyor. |
Tamam kızım, ayakkabıların sandığın üstünde dursun, sen öyle istiyorsun madem. |
15 Temmuz 2011 Cuma
Yine bir İnciraltı akşamı
Bu akşam İnciraltı na gittik akşam yemeğinden sonra. |
Vedat Abi ler ve Serap Abla lar da vardı. |
Kızım tüm akşamı parkta geçirdi. Hatta ilk başta büyük parkındaki kaydıraklarda bile dolaştı. |
Gecenin ilerleyen saatlerinde ,küçük çocuklar için olan kum havuzlu parka girdi. |
Ve oradaki top havuzunda ve kaydırakta oynamaya başladı. |
Henüz parkta tek başına bırakılıp, uzaktan seyredilecek kadar büyük değil anlıyorum ama… |
En azından annesiz oynasa şu parkta. Babasıyla dönüşümlü ilgilensek :( |
Yorgunluktan dizlerim titriyor ama Duru sürekli 'Anne ,anne,anne' biraz daha üzülür, |
ağlarsa 'Annnemmm' diye ağlıyor. E tabi haliyle benim sinir katsayılarım artıyor. |
Herkes oturmuş çayını içerken, ben sürekli ayakta Duru nun peşinde koşturuyorum. |
Parktaki balon satıcısının önüne gidip, tüm balonları sırayla elleyip, konuşuyor. |
Balonların şekillerini söylüyor.'Kayyyuuu' ,'Tavvvşann' …. |
Gecenin sonunda ağlaya bağıra
yorgun düşüp, uyukluyor. Ve son !!! |
10 Temmuz 2011 Pazar
Dolu dolu haftasonu
Cuma günü anneannemiz Selçuk a düğüne gittiği için,Duru yu öğleden sonra teyzemlere bıraktı. |
Biz de akşam oradan aldık. Cumartesi günkü mevlid dolayısıyla cuma akşamı Hüseyin Abi ler bize geldiler, |
kalmaya. |
Kapı çalınca Duru ya 'Gel bakalım kimler gelmiiiş' dedim. |
Duru 'abi abi ' diye heyecan yapmaya başladı. |
Sonra kapıda Deniz i görünce de sevindi, gülümsedi. |
'Aaa Deniz Abla gelmiş' dedim. |
Duru 'Deniş abla' dedi, sondaki a yı incelterek kibar kibar. |
Bir ara 'Ayşen Yenge' demeyi bile başardık. |
Cumartesi mevlide gittik babaannemizin evine. |
Mevlid boyunca Duru başımdaki örtüyü çekiştirip, 'aç aç ' dedi. |
Sonunda ben de pes edip, takmamaya karar verdim. |
Mevlid bitip, Duru öğleden sonra uykusundan uyanınca evimize döndük. |
Akşam çok geç vakitte de önce oyuncakçıya gittik Alper ve Hamza Kaan a hediye almak için, |
sonra da İnciraltı na gittik. |
Oyuncakçı da Duru deli gibi koşturdu. Raflardaki peluş oyuncakları çekiştirip, yerlere attı. |
İnciraltı nda da sadece kaydırak olan küçük çocuk parkında oynadık kızımla. Tam O na göreydi, |
yerler kum ve kaydıraklar kısa merdivenli. Çok eğlendi. Sonra yorulup, sütünü içip, uyudu. |
Bugün Serap Abla ya kahvaltıya gittik. Kalabalık bir gruptuk. |
Hüseyin Abi ler, Vedat Abi ler, Sedat Abi ler, Serap Abla lar, babaannemiz ve biz. |
Yani bir tek Serdar Abiler eksikti aileden. |
Duru müzikli oyuncaklar bulup, onlarla oynadı. Piyano gibi, org gibi bir oyuncak vardı. |
Onun başında bol bol fotoğraf çektik kızımı, o poz vermese de. |
Güzel de kahvaltı yaptı. |
Her şeyden biraz biraz derken uzun zamandır yapmadığı kadar iyi bir kahvaltı yaptı. |
Kızım aynı anneannesi gibi keki çok seviyor. |
Haa bir de pilava bayılıyor. Bütün hafta sonu, mevlid dahil sürekli pilav sayıkladı 'Pii piii' diye |
Cumartesi günü kahvaltı yapmayıp, daha öğle uykusuna bile yatmadan, açlıktan pilav yedi. |
Evde sürekli pilav bulundurmalıyım yoksa bu kız beni mahveder.:) |
4 Temmuz 2011 Pazartesi
Kızım bizi çok özlüyor
Hafta sonunu dolu dolu birlikte geçirince küçük kızım sabah anneannesine giderken biraz |
sıkıntı yaratıyor. Bugün de öyle oldu. |
Annem hemen onu balkona çıkarıp ,arkamızdan el sallatmaya çalıştı. |
O kadar mahsundu ki !!! |
Akşam küçük kurabiyemi aldık, evimize geldik. Yemeğimizi yedik. |
Ve o her zamanki gibi beni ve babasını elimizden tutup, çekiştirdi ve uyku saati olmadığı |
halde yatak odasına götürdü. Bir şekilde yatağa çıkıp, yatmamızı sağladı. |
Babasının kolunu aldı, benim kolumla birleştirdi. Sonra şöyle bize uzaktan bir bakıp, güldü. |
Ve geldi ikimizin kolunun üstüne yattı. Sonra kalktı, biraz geri çekilip, yine güldü ve yaklaşıp, |
beni ve babasını öptü. |
İnanılır gibi değil, bizi bir araya getirip,b akıp bakıp mutlu oldu. |
Bu hareketleri bütün hafta devam etti. |
Hatta bazen beni alıp, götürdükten sonra, yatak odasında babasını hatırladı. Beni orada bırakıp, |
Babba' diye koşarak babasını da salondan getirdi ve yanımıza yatırdı. |
3 Temmuz 2011 Pazar
Daha da konuşuyoruz
Bugün öğleden sonra Gölet e gittik. Kızım göldeki ördekleri görüp,' 'vak vak , vak vak'' diye |
heyecan içinde bağrıştı. |
Koşturdu. Bizi bırakıp, bırakıp, başka insanların arasına daldı. Her zaman ki gibi. |
Yine Hamza Kaan ne dediyse ,ne yaptıysa güldü. |
Hamza Kaan annesinden Duru gibi bir kardeş istedi. Aslında erkek olsun istiyormuş ama |
Duru gibi olsunmuş. Sevimli olsun, etrafımda pervane olsun istiyor sanırım. |
Dönerken yorgunluktan baygın düşüp, arabada uyudu bizim ufaklık. |
Evde de devam etsin uyumaya, biz de biraz iş yapalım derken, uyandı tabii :) |
'Anne-baba'' diye diye bizi yine sandık başına sürükledi.Bu akşam ; |
'Senin adın ne? Duru'' çalışması yaptırdım veee Sonuç: |
'Senin adın ne?' diye sorunca utanıp, gülerek ''Duuu'' diyor. |
O sandığın başında neler neler konuşuyor. Anladığım kadarıyla; |
'Lay yabıyodu Duu'' |
'Memesi düşüodu'' (memeyi yere atıp) |
Otuu'' (biz ayağa kalkıp, oradan uzaklaşmaya meyledince) |
Galk'' (biz salonda otururken, bizi istediği yere götürmek için, yada sandıkta onun yanına |
oturunca. Eee hanım onun tepesinde yalnız olmak istiyor) |
2 Temmuz 2011 Cumartesi
Abi aşkına
Amasya dan Sedat Abi ler geldi. O yüzden bu akşam babaannemize gittik onları görmeye. |
İşten çıkıp, anneme git, Duru ya eli yüzü düzgün bir şeyler giydir ve koşa koşa babaanneye git. |
Cuma trafiği de etkili olunca neredeyse 9 a doğru ulaşabildik. |
Duru ilk başta biraz yabancıladı onları ama sonra özellikle Hamza Kaan ın peşinden |
'abi abi'' diye koşuşturmaya başladı. |
Cumartesi günü Sedat Abi ler ve Serap Hala lar :) kahvaltıya geldiler bize. |
Bütün hafta evin yeterince dağılmış olduğunu düşünürsek, hazırlık çok sancılı geçti. |
Neyse ki vukuatsız atlattık, kahvaltıyı. |
Duru odasındaki sandığın üzerine çıkıp, kendi tabiriyle ''lay lay yabıyo Duru'' yapınca haliyle |
biz de başında beklemek zorunda kalıyoruz ,düşmesin diye.. |
Hamza Kaan Duru yla oldukça ilgili .E zaten bizim kız da abilere düşkün olduğundan, |
her şey gayet Duru nun istediği gibi işliyor. |
Duru Hamza Kaan ın elinden tutup, çekiştiriyor abi diye, sandığın başına getiriyor. |
Sandığa artık kendi başına da çıkabiliyor benim minik kuzum. |
Sonra da ''Lay lay yap '' diye emir veriyor bize. Sustuk mu tekrar uyarı geliyor ''lay lay yap'':):):) |
Kızııım çok mutluydu .Onlar giderken uyudu ,uyandığında hala abi sayıklıyordu. |
Uyanınca pazara gittik. Ben Duru yla pazara yakın bir yerde park bulup, orada oyalandık ve |
babamızı bekledik. |
Parkta kocaman bir bayrak görüp,'Baara,baara'' diye koşturmaya başladı Duru. |
Çılgınca koştu. Birkaç kez tökezleyip, düştü ama. Bir yerine bir şey olmadı. O da ''düş,düş'' deyip, |
kalktı ve devam etti yoluna. |
Ben çocuk parkını gördüm ama bizim kızı oraya götürmedim bilerek, büyük çocukların arasında |
hırpalanmasın diye. Amaaa tabii kendisi keşfetti dolaşırken. |
Deli gibi bir oraya bir oraya saldırdı. Salıncakta sallandı. Derken benim giremeyeceğim |
yerlerden geçmeye çalıştı, kaydırak merdivenlerinin altındaki boşluk gibi :) |
Vee oradan geçip ,sallanan salıncağın önünde durunca, salıncak kuzuma çarptı ve düştü. |
Allah tan küçük bir çocuk sallanıyordu da hız yavaş olunca bizimki sadece düştü ve yüzü hafif |
kızardı .Ağlayarak kucağıma geldiii ve evimizin yolunu tuttuk. |
Artık böyle …Düşecek, kalkacak, ağlayacak. Umarım büyük hasarlar, izler, yaralar olmaz benim |
kuduruk kızımda. Çünkü asla elinden tutturmuyor diğer çocuklar gibi. |
O kadar özgürlüğüne düşkün ki ,bizimle aynı yöne doğru yürümeyi bile reddediyor. |
Hakkımızda hayırlısı. |
Uzun zamandır yemek yemeyi reddeden ,sadece süt içen ve arada kuru kuru pilav yiyen |
benim küçük kızım bu akşam ellerini yağa bulaya bulaya balık yedi. |
Özgürüz ya!!! Balığı eline verdim. ''Balık getir bize, balık getir bize, balık getir bize, yemek |
yiyelim. Hammm''şarkısı eşliğinde güle oynaya yedi. Tabii yağlı ellerini ,saçına üstüne sürdü. |
Görmezden geldik :) Yeter ki süt dışında bir şeyler yesin, içsin. |
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)